Hızlı ingilizce öğrenmek için önce ingilizce öğrenmenin hızlı, kolay ve kalıcı olmasının formülünü çözmelisiniz. Formülün çözümü ise “Çocuklar İngilizceyi Neden Kolay Öğreniyor?” sorusunun cevabında gizli.
Önce beynin gelişim sürecine kısaca bir bakalım. Bebek halindeyken çocukların beyin gelişimi henüz tamamlanmış değil. Gelişme devam ediyor. Hafıza ve zekanın % 75’inin gelişimi 3 ile 7 yaş arasında tamamlanıyor. Bu gelişme ergenliğe girmekle birlikte % 90’lık bir seviyeye seviyeye ulaşıyor. Bu şu demek; örneğin 2.5 – 3 yaşındaki bir çocuk henüz hafıza ve zeka gücü açısından oldukça zayıf. Bu yaşlarda genel anlamda çocuklara “7 + 8”i veya “6 x 4”ü öğretmek imkansız gibi. O yıllarda çocuğa dilin gramer kurallarını anlatmak da mümkün değil. Bu ilk tespitimiz.
İkinci tespitimiz şu; Yetişkinlere baktığımızda, onlar bebeklere ve çocuklara göre çok üst seviyede zekaya sahipler. Zeka ve hafıza kapasitesi açısından aralarında uçurumlar var. Bırakın yetişkinlere “7 + 8”i öğretmeyi, karmaşık matematik ve fizik problemlerini öğretebilirsiniz. İngilizcenin gramer kurallarını kolayca anlatabilir ve hızlı bir şekilde anlamalarını sağlayabilirsiniz.
Hal böyleyken, bir yetişkin “İngilizce öğreniyorum” diye işe başladığında başarısız olurken, “İngilizce öğreniyorum” diye işe başlayan bebekler ve çocuklar İngilizce öğrenmede yetişkinlere fark atıyorlar. İşin ilginç tarafı onlara ana dillerini öğretmek için özel dersler de aldırmıyoruz. Ama dil öğrenme gibi karmaşık olan bir işi küçük çocuklar kolayca hallediyorlar. Peki, bu karmaşık durumun açıklaması nedir?
Bu karmaşık durumu açıklayan üç temel teori vardır;
Noam Chomsky – Dil Edinim Cihazı / Evrensel Gramer
Bunlardan birincisi dilbilimci Prof. Noam Chomsky’nin 1960 yılında ortaya attığı, İngilizce kısa yazılışı “LAD” olan “Dil Edinim Cihazı (Language Acquisition Device)” açıklaması ve “Evrensel Gramer (UG – Universal Grammar)” teorisidir. Noam Chomsky’nin teorisine göre bebekler ve çocuklar doğuştan, üzeri tam olarak örülmemiş, iskelet halinde bir evrensel gramer kuralları ile doğarlar. Ayrıca beyinde doğuştan gelen bir dil edinim cihazı vardır. Dil edinim cihazı küçük yaşlarda ergenlik çağına kadar çok etkin olarak kullanılmakta, ergenlik çağından sonra dil edinimi zorlaşmaktadır.
Eric H. Lenneberg – Dil Öğrenmede Kritik Dönem Teorisi
İkinci teori, Prof. Eric H. Lenneberg’in 1967 yılında ortaya koyduğu dil öğrenmeyle ilgili olarak kritik bir dönemin olduğu, bebeklik ve çocukluk dönemine rastlayan bu kritik dönem’de dil öğrenmenin hızlı ve kolay olduğudur. Bu teori dil öğrenmenin daha çok beynin nöroplastisitesinin çok esnek olduğu çocukluk döneminde kolay olduğunu ifade etmekte, yetişkinlerde dil öğrenmenin yavaşlamasını nöroplastisite esnekliğinin giderek azalması olarak açıklamaktadır.
—– Sponsor Bağlantı —–
PARETO PRENSİBİYLE / MEGA İNGİLİZCE
—– Yazının Devamı —–
Stephen Krashen – Doğal Dil Edinim Teorisi
Üçüncü teori ise Stephen Krashen’in Doğal Dil Edinim Teorisi’dir. Bu teori dil öğrenme yöntemini “Doğal Dil Edinimi” ile “Bilinçli Dil Öğrenme” diye ikiye ayırmıştır ve bu iki sürecin birbirinden farklı olduğunu ortaya koymuştur. Küçük çocuklar dil öğrenirken beyinde doğuştan gelen “doğal dil edinme” sistemini aktif olarak kullanmakta, yetişkinler ise ikinci dil öğrenirken çeşitli sebeplerle okullarda matematik veya tarih öğrenirken uygulanan “bilinçli öğrenme” yöntemleriyle dil öğrenmeye çalışmaktadırlar. Yetişkinlere gramer kuralları öğretilerek İngilizce öğretilmeye çalışılmaktadır. Sadece yetişkinlere mi, ülkemizde okullarda öğrencilere de gramer anlatılarak İngilizce öğretilmeye çalışılarak, bebeklerin dil öğrenirken yaşadıkları “doğal dil edinme” sürecinden uzaklaşılmaktadır. Sonuç bir hüsrandır.
Stephen Krashen’e göre beyindeki “Dil Edinim Cihazı” hala hizmetimizdedir ve İngilizce öğrenirken bu cihaz kullanılmalıdır. Bu bilgi hızlı ingilizce öğrenmek için kullanılabilir.
—– Sponsor Bağlantı – Sponsor Bağlantı —–
—– Yazının Devamı – Yazının Devamı —–
Yetişkinler İngilizce Öğrenirken Doğal Dil Edinim Yöntemini Kullanabilir
Stephen Krashen’in “Doğal Dil Edinim Teorisi”, Prof. Noam Chomsky’nin ortaya attığı “Dil Edinim Cihazı (Language Acquisition Device)” ve “Evrensel Gramer (UG – Universal Grammar)” sistemlerinin varlığını da yok saymamaktadır. Bu teoriden hareketle yetişkinler hızlı ingilizce öğrenmek için bir bebek gibi şu adımları içeren bir dil edinme yöntemini takip etmelidir;
1-) Çocuklar dil öğrenirken önce bir süre pasif olarak öğrendikleri dili pasif olarak dinlemekte ve söylenenleri anlamaktadırlar. Bu dönemde beyindeki doğal “Dil Edinim Cihazı” öğrenilen dilin gramer ve dilbilgisi kurallarını içsel olarak algılamakta ve öğrenmektedir. Bu gerçekten hareketle, İngilizce öğrenirken yetişkinler de önce dinlemeli ve temel olarak hedef, duyulanın anlaşılması olmalıdır.
Duyulan dilin, o dili anadili olarak konuşan (native speaker) bir kişi tarafından üretilmesi çok önemlidir. Dil öğrenmede öncelikle kulağın eğitilmesi önemlidir. Bu yoğun dinlemekle mümkün olmaktadır.
Yoğun dinleme beyinde doğal olarak içsel gramerin de oluşmasını sağlamaktadır.
2-) Çocuk dili öncelikle günlük konuşmada kullanılan kelimeleri öğrenerek ve bunları konuşmalarında kullanarak öğrenmektedir. İşte bu etapta İngilizce’de en çok kullanılan kelimelerin öğrenilmesine öncelik verilmesi gerekmektedir. Yetişkinler İngilizce öğrenirken öncelikle günlük konuşmalarda en çok kullanılan ilk 1000 kelimeyi kendisine hedef almalıdır. Bir sonraki adım şüphesiz günlük konuşmada en çok kullanılan ikinci 1000 kelime hedef alınmalıdır.
3-) Çocuklar dil öğrenirken öğrendiği kelimelerin çeşitli kombinasyonları ile önce iki veya üç kelimelik kısa cümlelerle konuşmaya başlamaktadırlar. Yetişkinler de İngilizce öğrenirken öğrendikleri kelime kombinasyonları ile dinleme ve konuşma imkanları sunan bir ortamda dil öğrenmeye çalışmalıdırlar.
4-) Çocuklar dil öğrenirken aynı zamanda sosyal bir etkileşim içindedir. Yetişkinlerin İngilizce öğrendikleri ortamda da bir dil öğrenme etkileşimi olmalıdır.
5-) Çocukların dil öğreniminde kaygı seviyeleri hemen hemen yok gibidir. Dil öğrenen yetişkinlerde ise kaygı seviyeleri çocuklara göre oldukça yüksektir. Yetişkinlerin İngilizce öğrenme ortamları da kaygı seviyelerini düşük tutabilecek ortamlar olmalıdır.
6-) Çocuklar her gün tüm gün boyunca öğrendikleri dile maruz kalmaktadırlar. Bu, öğrenilenlerin aralıklarla tekrarlanmasını sağlamaktadır. Yetişkinlerin İngilizce öğrenirken çocuklar kadar vakitleri olamayacağı için, öğrenilenlerin unutulmaması için sistematik tekrar yapılması çok önemli bir faktördür. Bu konuyla ilgili okunması tavsiye edilen makale linkleri alt kısımda verilmiştir.
***
Kaynaklar:
- Eric H. Lenneberg (1967) The Biological Foundations of Language, Hospital Practice, 2:12, 59-67, DOI: 1080/21548331.1967.11707799
- Kuhl, P. K. (2010, October). Patricia Kuhl: The linguistic genius of babies [Video’dan alıntı]. http://www.ted.com/talks/patricia_kuhl_the_linguistic_genius_of_babies?language=en
- Crystal, David The Cambridge Encyclopedia of Language. Cambridge University Press, 1997.
- Krashen, S.D. (1982) Principies and Practice in Second Language Acquisiton. New York:Pergamon Press.
- Education Associates. Krashen, S.D. & Terrell, T (1983) The Natural Approach: Language Acquisition in the Classroom. New Jersey: Alemany Press.
- Krashen, Stephen D. Principles and Practice in Second Language Acquisition.Prentice-Hall International, 1987.
- Krashen, Stephen D. Second Language Acquisition and Second Language Learning. Prentice-Hall International, 1988.
- Krashen, S.D. (1997) Foreign Language Education: The Easy Way. Culver City: Language.
- Chomsky, N. (1965). Aspects of the Theory of Syntax. MIT Press.
Tavsiye Edilen İlave Makaleler:
İngilizce Kelime Hafızası – İngilizce Kelimeleri Unutmamak İçin Ne Yapmalısınız?
İngilizce Öğrenmede Sistematik Tekrar – İngilizce Öğrenmenin Bilimsel Çalışmalara Dayalı Etkili Yolu