Beyin Gücü

Beyin Gücünü Artırmak – Hafızanızı Nasıl Güçlendirebilirsiniz?

Hafızanızı Muhafaza Edin!

Beyin Gücünü Artırmak – Alış veriş listesini bir kenara fırlatıp eşinize “Tamam hayatım, aklıma yazdım” diyerek, verilen siparişleri eksiksiz alabiliyor musunuz? Yoksa pazarda veya markette, cepten eşinizi arayıp “Hayatım ya neydi şu alacaklarım?” diye soruyor musunuz?

Ya da arabayla yoldayken, zihninizde evirip çevirdiğiniz bir fikri şekillendiren veya yeni bir boyut kazandıran bir ilham geldiğinde? Bu ilhamı herhangi bir yere not etmeyip “ofise gidince yazarım” dedikten sonra, araya giren başka “şeyler” nedeniyle o ilham konusunu bir türlü hatırlayamama gibi sendromlar yaşıyor musunuz?

Tüm bunlar beyin gücünüzü artırma konusunda ihtiyaçlarınızı fısıldıyor.

Yaşınız ne olursa olsun, hafızanız ara sıra bizi hayal kırıklığına uğratacaktır. İster bir şeyi hızlı bir şekilde hatırlamaya çalışıyor olun, ister uzun vadeli bir şeyi hatırlayın, hafıza boşlukları veya hafıza kaymalarıyla karşılaşacaksınız.

Bazen zihinsel işlem yapılacak çok fazla bilgiye sahip olduğunuzda da sıkıntı yaşarsınız. Aşırı yüklenmiş hafızanızdan muzdarip olur, her şeyden vazgeçersiniz. Bu aynı zamanda zihnimizin boş kalmasına neden olur ya da daha fazla bilgiyi kaldırmayız. Bu yüzden öğretmenleriniz sınavın son dakikalarında sizden hızlanmanızı isterler.

Peki, bu çerçevede beyin gücünüzü nasıl artırabilir, hafızanızı nasıl geliştirebilir ve nasıl daha akıllı olabilirsiniz? Kaynak 

Bu konunun sırrını 3 dakikalık bir okuma süresinde açıklayacağım.

İnsan Beyniyle İlgili Acımasız Gerçekler

Beyin Gücünü Artırmak – Hafızayı güçlendirmek için beyninizi nasıl eğiteceğinizin yollarını arıyorsanız, bilmeniz gereken en önemli gerçek şudur:

İnsan zihni, asla bir ton bilgiyi ezberlemek, saklamak veya hatırlamak için yaratılmadı. Bunları “işlemek” için yaratıldı.

Taş Devri’nde beynimiz çevremizdeki ortamı işlemek ve çevremizdeki tehlikeyi önceden tahmin etmek için tasarlanmıştı. O zamanlar her şey hayatta kalmakla ilgiliydi: Yiyecek aramak, barınak bulmak ve zarar ve tehlikeden uzakta güvenli yaşamak.

Zamanla gelişmeler ve keşiflerle beyinlerimiz gelişti. Beynimiz birlikte yaşadığımız her türlü bilgiye alıştı ve bu bilgileri işleyerek yenilerini kazandı. Şu anda erişebildiğimiz bilgi miktarı, çağlar boyunca katlanarak gelmekte ve katlanmanın daha fazlasıyla gelecek nesillere ulaşmaktadır.

Şimdi bilgi çağında, yeni bilgi edinmenin maliyeti o kadar düşük ki her şey parmaklarınızın ucunda gerçekleşiyor ve bilgi patlamasıyla sonuçlanıyor!

Bilgi alma kabiliyetimiz parmaklarımızın ucunda olduğundan, işlememiz gereken bilgi miktarı sürekli artıyor. Teknoloji ilerledikçe, artık hafızamızdan hızlı bir şekilde bilgi almamızı gerektiren daha karmaşık görevlerini geliştirmemiz gerekiyor.

Beynimizin artık muazzam miktarda bilgiyi işlemesi, karar vermesi ve sayısız bilgi arasından doğru bağlantı kurabilmesi gerekiyor.

okuduğunu anlama öğretimi - aktif okuma

Beynin Yeni Mücadelesi

Beyin Gücünü Artırmak – Bu değişiklikle birlikte beynimize yeni sınırlamalar da getiriliyor. Sınırlı bir beyin kapasitemiz olduğu için, artan bilgi miktarını beynimize depolamak yerine, yine beynimizi kullanarak artan bilgi miktarını maniple edebilmek için Bilgisayarlar ve IT geliştirip taşan bilgileri bunlara depoluyoruz.

Günlük olarak üstesinden gelinmesi gereken benzeri görülmemiş sayıda görevle karşı karşıyayız; bu da aynı anda birçok farklı şey arasında dağıtılması gereken zihinsel enerjiyle sonuçlanıyor.

Ezberlemek, karar vermek veya yeni bir beceri öğrenmek söz konusu olduğunda, hangisi sizin için daha değerli? Hangi becerileri geliştirmeyi tercih edersiniz?

Beyninizi Nasıl Geliştirirsiniz?

Beyin Gücünü Artırmak – Beynimizi daha fazla ve daha yeni bilgi teknolojileri ile geliştirirken, diğer yandan bilgi teknolojilerini geliştirip yeni bilgiler üretip depolamaya ihtiyaç duyuyoruz. Böylece herkesin her şeyden haberi ve bilgisi var. Anlayacağınız;bilgi obezliği aldı başını gidiyor.

Yine de biz insanlık olarak bundan vaz geçmeyeceğiz. Beynimize yardımcı olacağımız yer tam da burası.

Kişisel bir asistan veya sekreter gibi size beyin gücünüzü nasıl artırabileceğinizi ve beyninize günlük olarak gelen tüm bilgileri zahmetsizce sıralamanıza yardımcı olacak bir yardımı yapabiliriz?

Bu harika yardıma  “beynin dijitalleşmesi” denir.

Bir insan beyninin aksine, uzay boşluğunda sakladığımız bulut bilişim sayesinde, bilgisayarlar bilgi depolamada harika hale geldiler.

Bilgisayar açısından bakıldığında, bellek üç temel unsuru içermektedir:

  1. Kayıt – Bilgilerin depolanması
  2. Organizasyon – Mantıklı bir şekilde arşivlenmesi
  3. Geri çağırma – ihtiyaç duyduğunuzda tekrar geri çağrılması

Bir bilgisayar gibi, bir Dijital Beyne sahip olmak, bilginin beyninize nasıl girip çıktığını yönetmek için bu bellek çerçevesi ile aynı şekilde çalışacaktır. Kaynak 

İşte bir örnek:

Bir web sitesinde yeni bir hesap kurarken, sıkı güvenlik ayarları nedeniyle birçok site, genellikle kullanmadığınız özel karakterlere sahip karmaşık şifreler bulmanızı ister.

Sonuç olarak, şimdi bu yeni şifreyi (Kayıt) ezberlemeniz, beyninizde depolanan diğer şifrelerle ilişkilendirmeniz (Organize et) ve bir sonraki oturum açışınızda bu şifreyi girmeniz (Geri Çağır) gerekir.

Bu basit örnekte bile, sürecin unutulmasını çok kolaylaştıracak birkaç bölümü vardır. Bu yeni şifre benzersiz olduğu için, normal kalıplarımızla onu tanımakta zorlanıyoruz. Parolayı her gün kullanmazsak, birkaç gün sonra unutmak olasıdır. Bir gün şifreyi hatırlamaya çalışacak, ancak yanlış olanı tekrar tekrar gireceksiniz.

Tanıdık geliyor mu? Bu, meydana gelen en yaygın hatalardan biridir.

Bilgi karmaşık olduğu için mi unuttunuz? Hayır! Parola sadece bir grup karakter, sayı ve semboldür. Unutma sebebimiz beynimizi etkin olarak kullanmadığımız için.

hafıza gücü ve okuduğunu anlamaya katkısı

Öğrenmeye ve Yaratıcılığa Yer Açın

Bu Dijital Çağda pek çok insan “bilgi depolamasına” karşı “öğrenme” ile  karşı koymaya çalışıyor.  Aktif öğrenme, bilinçli ve beyni etkin kullanarak öğrenmedir.

Aktif Öğrenme,  sistematik aralıklı tekrar,  farklı öğrenme modelleriyle kazanılan becerilerin uygulanmasını gerektirir. Oysa depolamak, bir kütüphanede kitapların hangi rafta olduğunu bilmektir; kitabın içinde ne yazıldığını ise bilememektir.

Bir kütüphaneye gittiğinizde, belirli bir bilgi parçasını bulmak için bir kitap ödünç alırsınız. Onunla işiniz bittiğinde, geri yerine koyarsın. Beyninizde yaptığınız bu dijital işlem, sizin kişisel bilgi kitaplığınız olur.

Beyniniz artık bilgi saklama zorunluluğundan kurtulmuşken, öğrenme, karar verme, problem çözme ve gelen tüm bilgilerden anlam çıkarma gibi daha önemli yönlere odaklanabilir.

Sonuç

İşlerinizi günlük olarak halletmek sizin için çok daha kolay olmaz mıydı? İster alışverişinizde almak istediğiniz önemsiz bir şey, ister üzerinde çalıştığınız bir proje olsun, neyin gerekli olduğunu planlamak ve uygulamak tamamen teknik olarak beyni etkin kullanmaktan geçer. Beyniniz size aittir ve onu sistematik “depolamada”, organize etme”de ve “geri çağırma”da tıpkı bir yazılım gibi dijitalleştirmek gerekmektedir.

Gerisi size kalmış!

Anzan Nöro Aritmetik

Başa dön tuşu