Öğrenme ve Eğitim

Anlamlı Öğrenme Nedir – Öğrencilerin Anlamlı Öğrenmeleri İçin 5 Tavsiye

Anlamlı Öğrenme Nedir – Her eğitimci, meslek hayatında öğrencilerin öğrenmeleriyle ilgili olarak farklı zorluklar deneyimlemiştir. Bu zorluklar, özellikle, öğrencilerin öğrenme yolculuğunda karşılaştıkları sorunlar yanında, öğrendikleriyle yaşamları arasında bağlantılar oluşturma konusunda çektikleri zorluklardır.

Özellikle derslerin çoğunun teorik olarak sunulduğu okullarımızda, öğrenciler, öğrendikleri bu teorik bilgilerin nerede ve nasıl kullanılacağı konusunda bir fikre sahip değillerdir.

Laboratuvarların bile az kullanıldığı uygulamalı bilimlere ait Kimya, Fizik ve Biyoloji gibi dersler teoriğe kaçmakta, bu da öğrenmeyi zorlaştırmakta; öğrenmek yerine ezberleme yolu seçilmektedir.

Peki ne yapmalı? öğrencileri “ezberci” uygulamalrdan kurtarıp “anlamlı öğrenmeye” nasıl yönlendirebiliriz?

Bu sorunun cevabı için önce kuramı anlayalım:

Anlamlı Öğrenme Nedir?

Anlamlı öğrenme kavramı ya da teorisi, öğrenilen bilginin sentez ve değerlendirme gibi üst düzey zihinsel becerilerle tamamen anlaşılmış olması, bu bilginin yeni durumlarda kullanılabilmesi ve daha önce edinilmiş diğer bilgilerle ilişkilendirilmesidir.

Buna göre, edinilen bilginin sadece biliş düzeyinde kalarak farklı durumlarda kullanılamayan veya ilişkilendirilmeyen ezberci öğrenmeyle taban tabana zıttır.

Kuramı ilk dile getiren, David Paul Ausubel‘dir. Amerikalı bir psikolog ve eğitimcidir. 25 Ekim 1918’de Amerika Birleşik Devletleri, New York’ta doğdu, Brooklyn, New York’ta büyüdü ve 9 Temmuz 2008’de öldü.

Derin bir eğitim özgeçmişi olan Ausubel, Jean Piaget’in öğretiminden etkilendi. Fikirleri Piaget’in özellikle kavramsal fikirlerine benzer; Ausubel bunu insanların bilgiyi nasıl edindiklerine dair açıklamasıyla ilişkilendirdi. David Ausubel, “İnsanlar -genelde- bir bilgiyi keşfederek değil, doğrudan ona maruz kalarak daha kolay edinirler” (Flok, 2010, s.288).

Ausubel gelişimsel ve eğitimsel psikoloji alanında bir dizi kitap yayınladı ve dergilerde yayınlanan 150’den fazla makalesi var. 1976’da Amerikan Psikoloji Derneği tarafından kendisine “Eğitime Seçkin Psikolojik Katkılar” nedeniyle Thorndike ödülü verildi.Hafıza Eğitimi - Fotografik Hafıza Teknikleri Seti

Ausubel’in hepsi anlamlı öğrenmeye dahil olan tüm teorilerine bir bakalım:

1- Anlamlı Sözlü Öğrenme:

Kısaca “anlamlı öğrenme” olarak bilinse de kuramın uzun söylenişi “Meaningful Verbal Learning”, yani “anlamlı sözlü öğrenme”dir. 

Ausubel’e göre, anlam, dil ve zihinsel bağlam arasındaki temsili eşitliğin bazı biçimleriyle oluşturulur. Bunda da iki keşif söz konusudur:

İlk keşif: Anlamlı sözlü öğrenmede verilen tepkiler

İkincisi: Kavram oluşturma ve problem çözme ile ilgili keşif

Ausubel’in çalışması genellikle Bruner’in çalışmasıyla karşılaştırılır, çünkü ikisi de bilginin hiyerarşik doğası hakkında benzer görüşlere sahiptirler. Ancak Bruner, keşif yoluyla öğrenme sürecine daha fazla önem verdi. Öte yandan, Ausubel’in argümanı güçlü bir şekilde konuşma, okuma ve yazma sözel öğrenme yöntemlerine yönelikti.

2- Kapsama Teorisi:

Ausubel, bireyin yeni bir şey öğrendiğinde bunun mevcut bilişsel kapasitesindeki önceki öğrenmeleri kapsamasını savunur.  Daha önceki bilgilerin bir ‘ön düzenleyici‘ özelliğe sahip olmasını önemli görür.

Ausubel’e göre, yeni  bir bilgi öğrencinin bilişsel yapısında toplandığında bu bilgi hiyerarşik olarak düzenlenir. Burada istikrarlı bir bilişsel yapı mevcut olmadıkça anlamlı bir öğrenme gerçekleşmez. Bu mevcut yapı, yeni öğrenmenin hiyerarşik olarak bireyin bilişsel yapısındaki önceki bilgi veya kavramlarla ilişkili olduğu bir çerçeve sunmaktadır.HO

Teorileri özellikle eğitimciler için geçerli olan Ausubel, diğer öğrenme biçimlerini tanımasına rağmen, çalışmalarında sözel öğrenmeye odaklandı. Anlamın doğasıyla uğraştı ve dış dünyanın sadece öğrenen tarafından bilinç içeriğine dönüştürüldüğü için anlam kazandığına inanıyordu.

Kişi tamamen yeni yabancı bir materyalle karşılaştığında, anlamlı öğrenmenin aksine ezberci öğrenme gerçekleşir. Bu ezberci öğrenme sonunda daha sonra anlamlı öğrenmede kullanılabilecek yeni bir bilişsel yapının inşasına katkıda bulunabilir.

Ausubel’e göre, öğrenmenin gerçekleşmesi için üç ön koşul vardır:

  1. Öğrenme malzemesinin mantıklı bir anlamı olmalı,
  2. Öğrenci yeni bilgi kavramada proaktif olmalı ve eğilimler arasında yeterli teması bulunmalı,
  3. Öğrencilerin mevcut bilişsel yapıları, yeni bilgi ve fikirleri doğru şekilde özümsemelidir.

3- Motivasyon Teorisi:

Ausubel’in öğrenme teorisi öğrenci motivasyonuna büyük önem vermektedir.

Ona göre, bilişsel başarı motivasyonu için özellikle içsel itici güç desteğine ihtiyaç vardır. Sonuçta bilişsel dürtüye ihtiyacı vardır. Bunlar, öğrencinin öğrenme arzusu, anlayışı, bilgi ve temsillerdeki ustalığı ve sorunu çözme ihtiyacıdır.

Bu içsel itici güç öğrencinin psikolojik çevreyi keşfetme, manipüle etme, anlama ve başa çıkma eğilimini harekete geçiren önemli ve istikrarlı motivasyonlardan biridir. Kendini geliştirme, öğrencilerin ilgili pozisyonu veya başarı ihtiyaçlarını kazanma yetenekleri nedeniyle bunlar da  içsel itici güçtür.

Özetle Ausubel, teorisinin okul ortamlarındaki öğrenme için geçerli olduğunu belirtir. Anlamlı öğrenmeyi, öğrencinin problem çözme yoluyla bilgiyi keşfetmesi üzerine kurgular.

Mega Mental Aritmetik - Çocuklar için Konsantrasyon ve Zeka Eğitimi

Uygulama ilkeleri

  1. Önce bir konu, en genel çerçevede sunulmalı, daha sonra detay ve özgüllük açısından aşamalı olarak farklılaştırılmalıdır.
  2. Öğretim materyalleri, yeni ve eski fikirlerin karşılaştırılması ve çapraz referanslandırılması yoluyla yeni materyalleri daha önce sunulan bilgilerle entegre etmeye çalışmalıdır.

Ezbercilik ve Anlamlı Öğrenme

Anlamlı bilgi edinme çabasında, öğrenci göreve iki farklı şekilde yaklaşabilir. Biri, bilgiler arasında ilişkilendirme yapmaksızın,  bir sürücü ehliyeti sınavına girenler gibi konuları hıfz ediyorsa bu bir öğrenme değil,  ezberciliktir. Ezberinizde sürekli tutabilmeniz için de sürekli tekrar etmeniz lazım, aksi takdirde unutulmaya mahkumdur.

Öte yandan, diğeri, yeni bir bilgiyi önceden bildiği bir şeyle bir bağlantı kurmaya çalışarak öğrenmeye çalışırsa, öğrenci anlamlı öğrenme deneyimi yaşar.

Kişinin hafızasında sağlam yer etmiş olan deneyimler veya anılarla ilişki kurularak öğrenilen bilgiler asla unutulamaz.  Oysa, ezberci öğrenme yoluyla, izole edilerek, yani ilişkiler kurulmayarak öğrenilen bilgi materyalleri hızlı bir şekilde unutulma eğilimindedir (Thompson, 2004).

Anlamlı öğrenmede hiç ezber yok mudur? Var, ama bu, ancak anlamlı öğrenmenin bilişsel yapılar içindeki bilgi tutma süreciyle çok bağlantılı olduğunu aklınızda tutarsanız doğrudur. Gündelik alışkanlıklarımıza ait bellek, yeni insanlarla gündelik toplantılardan ve yeni bir şakaya maruz kaldığımızdan bildiğimiz gibi kısa süreli bellek için kullanırız.

Bununla birlikte, bilgi ancak anlamlı ise etkili bir şekilde saklanabilir ve bu nedenle de zihnin içinde toplanıp demirlenerek işlenmesi gerekir (Thompson, 2004).

Keşif Yoluyla Öğrenme

Keşif yoluyla öğrenmenin destekçileri, bu tür öğrenmenin gerçek bilginin elde edildiği, belleğin korunmasının sağlandığı ve sözlü farkındalığın ilk karşılaşıldığı yer olduğunu beyan ederler.

Bruner, keşif yoluyla öğrenimin önde gelen bir savunucusudur ve en anlamlı öğrenmenin, öğrencilerin kendi merakı tarafından motive edildiğinde ve bireysel veya grup keşfi tarafından ortaya çıkarıldığında gerçekleştiğini söylemiştir. 

Ausubel, keşif yoluyla öğrenimin arkasında yatan anlamlı öğretimi eleştirenlerin, önemli bir noktayı atladıklarını iddia ediyor. Yani, öğrenilen materyalin anlamlılığını öğrenme yönteminin keşif yoluyla mı yoksa tepki yoluyla mı olduğu belirlemez (Good & Brophy, 1990, s. 192).

Ausubel’in keşif yoluyla öğrenmenin en yaygın eleştirisi, bazı durumlarda etkili olabilmesine rağmen, çoğunlukla hantal ve aşırı zaman almasıdır (Langford, 1989, s.56). Buna ek olarak, öğretmen daha geniş bir bağlam sunmadıkça, öğrenmenin kalıcı olma şansı olmayacaktır (Thompson, 2004).

Burada şu soruyu sormak gerekir: “Dersi anlamlı bir öğrenme deneyimi haline getirmek için bir yöntemi var mı?

Aslında Ausubel, eğitimcilerin öğrencileri anlamlı öğrenmeye hazırlamak için kullanabilecekleri çok güçlü iki yöntem tanımlamıştır.

Dikkat çekicilik/uyarıcılık“, Ausubel’in öngördüğü ilk ve en temel kavramdır. Çoğumuz için tanıdık bir araçtır ve sunumun ana noktalarını numaralandırmak kadar basit olabilir. Bu, ilişkilerin yapısını belirtmek olarak bilinir. Diğer uyarı türleri arasında (1) erken sunumlar, (2) Özet ifadeler ve (3)yazarın bakış açısı“nı gösteren veya önemli bilgileri vurgulayan nokta kelimeleri bulunur (Good & Brophy, 1990, s. 200).

Ön Düzenleyiciler

Ausubel’in sunduğu en tartışmalı ve dikkate değer yöntem “ön düzenleyiciler” dir. Bunlar sadece sunulacak olan konu materyalinin ön izlemesi değildir. Gelişmiş düzenleyiciler, yeni bilgilerin toplanabileceği ve bağlanabileceği büyük bağlamı sağlayacak daha genel, soyut kavramlardır (Ausubel, 1963).

Örneğin, kahverengi ayılar hakkında bir ders vermeden önce, bir öğretmen öğrencilerine ayılarıyla ünlü Admiralty Adası’ nın tarihini ve coğrafyasını okumalarını söyleyebilir. Bu gelişmiş kaynakları sağlayarak, öğrenciler boz ayının yaşam alanı, bölgesel düzenleri ve beslenme ile ilgili bilgileri düzenleme şansı daha yüksek olabilir.

Ön düzenleyici çalışmaların başarılı ama yavaş öğrenenler için farklı sonuçlara sahip olduğuna inanılmaktadır. Çoğu iyi öğrenen zaten yeni bilgi düzenleme yeteneğine sahip olduğundan, ön düzenleyicilerin çok az etkisi vardır. Ancak, yavaş öğrenenler için, Ausubel ve Fitzgerald, bu öğrenci grubunun düşüncelerini yapılandırmak için ek yardıma ihtiyaç duyduklarından ön düzenleyici çalışmaların son derece yararlı olduğuna inanmaktadırlar (Fitzgerald, 1962).

Öğretmenin ve Öğrencinin Rolü

Ausubel’in teorisi, öğrenme için geniş reçeteleri ele almaz ve bu nedenle öğretmenin rolü için herhangi bir spesifikasyon sağlamaz.

Öğretmen ve öğretim tasarımcısının rolünün anlamlı sözel öğrenmeyi kolaylaştırmak için uygun alt birimleri araştırarak ve sağlayarak değişkenleri dikkate almak olduğu varsayılabilir (Kumagai, 2013).

Diğer yandan, bu tür bir öğrenmede öğrencinin rolü, öğretmen rolü kadar önemli değildir. Çünkü bu teori, öğrencinin deneysel öğrenme dışında sözel öğrenme yoluyla nasıl anlamlı bir şekilde öğrendiği ile ilgilidir. Bu nedenle, öğrenme süreci önemli ölçüde öğretmenlere bağlıdır. Öğretmenler, öğrencilerin mevcut bilgilerine dayanarak yeni bilgiler vermelerini sağlamalıdır (Kumagai, 2013).

Etkili öğretmenlere baktığımızda onların bu teori-pratik arasındaki ayrım ve birleşim noktalarına kısacası anlamlı öğrenme kuramının gerekliklerine dikkat ettiklerini görürüz. Öğrendiği bir bileşik konusunu önce laboratuvarda deneyimleyen bir kaşif olarak öğrenci, daha sonra bu bilginin gerçek hayatta nerelerde kullanıldığını gördüğünde, o bilgiyi öğrenmesi anlamlı hale gelmiş olacaktır.ZM

Burada öğretmenlere, derslerini daha anlamlı hale getirmelerine yönelik 5 tavsiyede bulanacağım:

Öğretmenlere Anlamlı Öğretme İçin 5 Tavsiye

# 1 – İçeriği olabildiğince anlamlı hale getirin

Anlamlı Öğrenme Nedir – İçeriği anlamlı hale getirmek, ne demektir?

Bu, öğrencilere sınıf etkinliklerini gerçek yaşam deneyimleriyle bağlama fırsatı sunmaktır.

Bu prensibi, özellikle titiz içerikle akılda tutmak önemlidir. Mesela, içeriğe hikaye anlatımı katmak, sanat eklemek, resim, grafik ve anımsatıcı gibi yenilikçi etkinliklerle göstermek ve uyarlamak gibi farklılıklardır. Anlamlı içerik geliştirirseniz, değerlendirmeleriniz de anlamlı olacaktır.

# 2 – Öğrenci merkezli bir yaklaşım benimseyin

Anlamlı Öğrenme Nedir – Öğrenciler öğrenme deneyimlerini tasarlamaya daha fazla dahil olduklarında, dersin amacını daha iyi kavramış olurlar. Sonuçta, öğrenme çıktılarına daha fazla bağlanırlar.

Onlara açık uçlu sorular sorun.

Öğrenciler arasında işbirliğini ve grup projelerini teşvik edin.

Onlara öğrendiklerini yansıtmalarını ve sentezlemelerini sağlayacak ödevler verin.

Ancak bu yaklaşımı etkileyebilecek faktörleri de göz önünde bulundurun.

# 3 – Öz-bilgiyi teşvik edin

Anlamlı Öğrenme Nedir – Eğitimin aksine, öğrenmenin kapsayıcı amacı, öğrencilerin gelecekte iyi işlev görmelerine, hak ve hukukunu bilen vatandaş olmalarına yardımcı olmaktır.

Sınıfta veya eğitim süreçlerinde bir bilgi ekosistemi oluşturmak yararlı olabilir. Bunu ek kurslar sunarak, okul etkinliklerini düzenleyerek ve sosyal medya kullanımını gibi ortamları da bu modele entegre ederek sağlayabilirsiniz.

Bununla birlikte, öğrencilerin her şeyden önce öğrenmenin kişisel bir süreç olduğunu ve bir öğretmenin bu konuda iyi bir rehber olduğunu fark etmelerini sağlamak önemlidir.

# 4 – Gerçek dünyayı sınıfınıza taşıyın

Anlamlı Öğrenme Nedir – Bir problemi yaratıcı bir şekilde çözmeye çalıştığımızda veya yeni bir şekilde bir şey düşünmeye çalıştığımızda, beynimizde fiziksel bağlantılar üretiriz.

Bunu başarmak için günlük yaşamımızda karşılaştığımız sorunları düşünmekten daha eğlenceli bir yol var. Öğrencileri gerçek dünyadaki araştırmalar hakkında bilgilendirebilir, bir belgesel gösterebilir, podcast dinletebilir veya hatta çalışmalarını ‘yayınlamalarını’ teşvik edebilirsiniz (Örneğin blog yazıları aracılığıyla, bir YouTube videosu oluşturarak veya TED görüşmelerine benzer etkinliklerde yer alabilirsiniz).

# 5 – Bilgi kaynaklarını paylaşın

Anlamlı Öğrenme Nedir – Bir öğretmen olarak öğrencilerinizle nasıl etkileşim kuracağınıza dair tüm cevaplarla donanmak elbette imkansızdır. Hatta gereksiz de. O eskidendi; öğretmen her konuda bilgi sahibi olmalı ve her soruya cevap verebilmeliydi. Bu o zaman da yanlıştı; ama yanlış olduğunun farkında değildik. Şimdi bunun farkındayız.

Meslektaşlarınızdan, kendileri için işe yarayan öğretme stratejileri listelemelerini isteyebilirsiniz. Her zaman size yardımcı olacak kaynakları araştırın. Ülkemizde öğretmenler için hazırlanmış çok sayıda site var. MEB-EBA başta olmak üzere yerel siteler; uluslararası arenada da KhanAkademi gibi TES gibi hepsi öğretmenler tarafından oluşturulan ve yüklenen geniş bir eğitim materyalleri kütüphanesine ev sahipliği yapıyor.

Kreşten 12. sınıfa kadar her tür öğretmen için ayrı konu kanalları ile ders planları, videolar, PowerPoint sunumları, oyunlar, bulmacalar, küçük sınavlar, çalışma sayfaları ve öğreticiler dahil her türlü sınıf materyali vardır.

Umarım, bu ipuçları sınıfta daha etkili olmanıza ve öğrencilerinize daha anlamlı bir öğrenme deneyimi sunmanıza yardımcı olacaktır.

Ama daha da önemlisi, öğrencilerinizle onlar için önemli olan konular hakkında konuşma yapma fırsatını kaçırmayın. Onları daha dikkatli bir şekilde gözlemleyin ve ilgi alanlarını ve isteklerini not edin. Günün dersini hazırlarken bunları dikkate aldığınızdan emin olun.

Psikanalitik teorinin psikolojide özel bir yeri vardır. Bu teorik paradigmayı incelemek bize eleştirel düşünmeyi öğretir. Ve kariyer seçiminiz ne olursa olsun, bu tür bir düşünme her zaman işe yarayacaktır.

Kaynakça

  • Ausubel, D. P. (1960). The use of advance organizers in the learning and retention of meaningful verbal material. Journal of Educational Psychology, 51, 267 – 272.
  • Ausubel, D.P. (1962). A subsumption theory of meaningful verbal learning and retention. The Journal of General Psychology, 66, 213-244.
  • Ausubel, D. (1963). The psychology of meaningful verbal learning. New York: Grune & Stratton.
  • Ausubel, D. (1978). In defense of advance organizers: A reply to the critics. Review of Educational Research, 48, 251-257.
  • Ausubel, D., Novak, J., & Hanesian, H. (1978). Educational Psychology: A Cognitive View (2nd Ed.). New York: Holt, Rinehart & Winston. Retrieved from http://files.eric.ed.gov/fulltext/ED247712.pdf
  • Flok, W. (2010), Educational psychology (4th Ed.) Toronto: persin Canada.
  • Ivie, Stanley D. (1998). Ausubel’s learning theory: An approach to teaching higher order thinking skills. High School Journal, 82(1), 35-42.
  • Good, Thomas L. and Brophy, Jere E. (1990). Educational Psychology: A Realistic Approach. New York: Longman.
  • Langford, Peter (1989). Educational psychology: An Australian perspective. Sydney: Longman Cheshire
  • Kumagai, S., N. (2013) Ausubel’s subsumption theory: the role and nature of advance Organizers. California State University – Monterey Bay. Retrieved fromhttp://www.academia.edu/4865184/Ausubels_Subsumption_Theory_The_Role_and_Nature_of_Advance_Organizers
  • Thompson, T., L (2004). The Learning Theories of David P. Ausubel: The Importance of Meaningful and Reception Learning. University of Alaska-Southeast. Retrieved fromhttp://ww2.coastal.edu/dsmith/edet720/ausubelref.htm

Tavsiye Edilen Makaleler:

Öğrenmeyi Öğrenmek – Dört Şart: Tutku, Merak, Öz Farkındalık ve Hassasiyet

Donald Olding Hebb, Beyin ve Öğrenmede Hebbian Teorisi

İngilizce Kelime Hafızası – İngilizce Kelimeleri Unutmamak İçin Ne Yapmalısınız?

Melik DUYAR

www.MrMemory.com
Başa dön tuşu