TRIZ, en genel anlamda patent almış olan buluşların incelenmesinden elde edilen sonuçlardan hareketle ortaya atılmış olan bir buluş yapma, problem çözme, analiz ve tahmin yapma aracıdır. “TRİZ Nedir?” ve “TRİZ Açılımı Nedir?” sorularının cevabı için “Triz Nedir? – Teknik & Rasyonel İnovasyon Zekası” başlıklı ayrı bir makale yazdığım için burada detaya girmeyeceğim. Bu makaledeki amacım daha çok “IFR Nedir?” ve “İdeal Final Rol (Ideal Final Result) Nedir?” sorularının cevabını basit bir şekilde vermek.
TRIZ ile problem çözümünde, problem TRİZ’in teknik araçlarından biri ile çözülür. Ancak, TRIZ’in teknik araçlarının herhangi birinin uygulanmasından önce teknik problemin çok iyi tanımlanması gerekir. Teknik problemin iyi tanımlanması en baştaki en önemli husustur.
Başlangıçta elinizde çözülmesi gereken teknik bir problem vardır. Bu durumda nihai çözüm olarak bulduğunuz, düşündüğünüz veya ulaştığınız final hal sistemdeki “FİNAL ÇÖZÜM” veya sistemin ulaştığı “FİNAL ROL” olacaktır. Peki, “Bu FİNAL ÇÖZÜM veya FİNAL ROL acaba aradığım sonucun en iyisi midir?”, “Elde ettiğim sonuçla tatmin olmalı mıyım?”, “Acaba daha iyisi var mıdır?” Veya, “Tatmin olmam gereken sonuç nedir?”.
PEKİ, ARADIĞIM İDEAL ÇÖZÜM NEDİR?
İşte bu noktada “Aradığım İDEAL çözüm nedir?” sorusu ortaya çıkmaktadır. Ancak bu sorunun cevabını formülleştirebilirseniz bulduğunuz sonuç veya sonuçları aradığınız ideal çözümle mukayese edebilir ve kararınızı ona göre verebilirsiniz.
IFR – İDEAL FİNAL ROL (IDEAL FINAL RESULT)
“İDEAL FİNAL ROL” ve bunun kısa yazılışı “IFR” benim Türkçe olarak türettiğim bir ifade. Bunu TRIZ’de İngilizce “Ideal Final Result (IFR)” olarak kullanılan ifadenin Türkçe karşılığı olarak kullanıyorum. Eğitimlerimde ve makalelerimde bundan böyle “İDEAL FİNAL ROL (IFR)” için aşağıda verdiğim sembolü kullanacağım.
SİSTEMDE İDEALLİK PRENSİBİ VE İDEAL FİNAL ROL (IFR)
Önce Sistemde İdeallik Prensibinin ne olduğuna bakalım. İdeallik prensibi, hep daha iyinin ve hep daha mükemmel bir sonucun aranmasıdır. Bu yaklaşım ürün, fonksiyon veya hizmetin evrimsel olarak sürekli gelişmesinin sağlanması ve en sonunda en ideal olana ulaşılması demektir.
İdeallik prensibi herhangi bir teknik sistemin çalışma ömrü boyunca basit, etkili, fonksiyonel ve güvenli olması gerektiğini ifade etmektedir. Bu açıklamaya göre aranan ideal çözümün şu özelliklere sahip olması gerekir:
- Sistemdeki mevcut kaynaklar maksimum seviyede kullanılmalıdır,
- Sistemdeki yararlı etkilerin seviyesi artırılmalı ve maksimum nokta hedeflenmelidir,
- Sistemdeki maliyetlerin seviyesi azaltılmalı ve minimum nokta hedeflenmelidir.
- Sistemdeki zararlı etkilerin seviyesi azaltılmalı ve minimum nokta hedeflenmelidir. Şüphesiz zararlı etkilerin minimum notası sıfır seviyesidir. Yani zararlı fonksiyonların tamamen yok edilmesidir.
İdeal Final Rol (kısaltılmış IFR), sorunun çözülmesinden sonra ilave bir uygulama gerektirmeyen son durumun bir açıklamasıdır. Çözüm mevcut süreç veya ekipmana değil, ihtiyaç duyulan müşteri ihtiyaçlarına veya işlevlerine odaklanmaktadır. IFR’yi formüle etmenin amacı, problemin ya da müşteri ihtiyacının kök nedenini (gerçek neden) ele alarak ortadan kaldırmaktır. Bundan dolayı IFR, müdaheleci sorunları değil, nihai çözümü düşünerek olağanüstü çözümlere ulaşmanıza yardımcı olmaktadır.
“Fi” sistemdeki faydalı etkiler, “Zi” sistemdeki zararlı etkiler ve “Mi” sitemdeki maliyetler olarak ifade edilirse, sistemin ideallik seviyesinin formülü şu şekilde yazılır:
ΣFi = Faydalı Fonksiyonların Toplamı
ΣZi = Zararlı Fonksiyonların Toplamı
ΣMi = Maliyetlerin Toplamı
Temel TRIZ ilkesi, yukarıda verilen ideallik formülüne uygun olarak sistemlerin artan idealliğe doğru evrimleşmesidir. Bu evrim:
- Faydalı fonksiyonların artılıması,
- Zararlı fronsksiyonların azaltılması
- ve Maliyetlerin Düşürülmesidir.
Bu evrimin en nihai sonucu “İdeal Final Rol (İFR)” veya “İdeal Final Sonuç”tur. Bir başka ifadeyle IFR ideallik seviyesinin sonusuza ulaştığı noktadır.
IFR’da sistemdeki tüm faydalar varken, hiçbir zararlı etki yoktur ve orijinal problemin maliyetinin hiçbiri yoktur. İdeal Final Rol (IFR), mekanizmasından veya kısıtlamalarından bağımsız olarak teknik bir problemin çözümünü tanımlar. İdeal sistem yer kaplamayan, ağırlığı olmayan, emek ve bakım gerektirmeyen bir çözümdür. İdeal sistem hiçbir zararlı etki üretmeden fayda sağlayan sistemdir.
IFR aşağıdaki verilen 4 özelliğe sahiptir:
- Orijinal sistemin eksikliklerini ortadan kaldırır.
- Orijinal sistemin avantajlarını korur.
- Sistemi daha karmaşık hale getirmez (mevcut kaynakları veya maliyetsiz kaynakları kullanır).
- Sistem yeni dezavantajlar getirmez
Sisteminizdeki IFR’ınızı formüle ettiğinizde, sonucu tüm bu 4 özelliğe karşı kontrol edebilir ve idealliği arttırmak için sonucu denklemle karşılaştırabilirsiniz.
Tüm sistemler zaman içinde İFR’e doğru ilerlerler. Örneğin telefonun ilk icadından günümüze kadar gelen gelişim evrimi sistemin “İdeal Final Rol”üne ulaştırılma çabasının bir sonucudur.
Yine zaman içinde cep Telefonu’nun 1973-2015 yılları arasında IFR doğrultusundaki evrimini aşağıda verilen kısa video filmde izleyebilirsiniz. Video filmi izledikten sonra şu soru üzerinde düşününüz. “Sizce cep telefonu evriminde IFR’e henüz ulaşıldı mı? Ne dersiniz?”